Leonardo Da Vinci Kimdir? Hayatı, Buluşları, Eserleri

Leonardo Da Vinci yaşadığı dönemde ve sonrasında adını tarih sayfalarına kazıyan üstün zekalı bir sanatçı, mimar, mühendis ve mucittir. Aynı zamanda heykeltraş sanatı ile de doğrudan ilgilenmiştir.

Leonardo Da Vinci İtalyan Rönesansı döneminin tartışmasız en ünlü ve en büyük ressamıdır. Ayrıca kendisinin hümanizm anlayışı ile oldukça güçlü bağları olduğu da bilinmektedir.

Tarih boyunca birçok ünlü bilim insanı yaptıkları, buluşları ve icatları ile hatırlanmıştır. Leonardo Da Vinci ise bunlardan çok daha fazlasıdır. Kendisi birçok alanda yaptıkları ve eserleri ile yıllarca araştırılmış ve konuşulmuş bir isimdir. Bugün hale gizemi çözülmeye çalışılan eserleri bulunmaktadır.

Leonardo Da Vinci Hayatı

Leonardo, Piero Da Vinci ile Caterina Lippi’nin çocuklarıdır. Caterine Lippi ile Pero Da Vinci arasındaki ilişki sonucunda evlilik dışı bir doğum gerçekleşir. Leonardo böylece Vinci kasabasının yakınlarında bulunan Anchiano’da doğmuştur.

Leonardo, annesi henüz 16 yaşındayken doğmuştur. Annesi oldukça yoksul ve aynı zamanda öksüz bir kadındı. Leonardo’nun babası kendi doğduğu sıralarda Albiera adında bir kadın ile evlendi. Bebekliğini annesinin yanında geçiren Leonardo annesinin evlenmesi sonucu ondan ayrılarak dedesinin yanında yaşamaya başladı. Kendi babasından çok dedesini biliyordu.

Babasının Floransa’da bulunan evine çok nadiren giderdi. Leonardo’nun aileye kabul edilmesi ise Albiera ile bir çocukları olmamasından kaynaklıydı. Yine de amcası dışında kimse tarafından sevilmemişti. 14 yaşına kadar Vinci kasabasında büyükannesi ve büyükbabası ile yaşamıştır.

Büyükanne ve büyükbabasının ani ölümü üzerine 1466 yılında babası eşliğinde Floransa’ya gitti. Okumak istiyordu ancak evlilik dışı olan çocukların eğitim almasına izin verilmiyor. En azından üniversite için bu durum böyleydi.

Leonardo küçüklüğünden beri başarılı çizimleri ile etrafındakileri şaşırtıyordu. Özellikle babası kendisinin bu yeteneğini fark ederek o dönemde ünlü bir ressam ve heykeltraş olan Verrocchio’ya oğlunun çizimlerini gösterdi. Bunun üzerine Leonardo çırak olarak Verrocchio’nun yanında çalışmaya başladı.

Ressamlık ve heykeltıraşlık ile yakından ilgilenmeye böylece başlayan Leonardo zamanla başka ünlü sanatçılar ile da çalıştı. Atölyede çalıştığı yıllarda ressamlık, heykeltıraşlık ve Iir çalmayı öğrendi. Kendisi üstün zekası ile müzik, resim, sanat gibi farklı birçok alanda başarılı olmuştu.

1482 yılında Floransa’dan ayrılmıştır. Bu süreçte Milano Dükü olarak bilinen Sforza’nın yanında çalışmaya başladı. Bu çalışma süreci tam 17 yıl sürdü. 17 yılın sonunda şehrin işgal altına alınması ile birlikte oradan ayrılmak zorunda kaldı. Bu çalışma süreci boyunca mimari ile de yakından ilgilendi. Silah, makine ve bina tasarımları ile görenleri kendine hayran bıraktı.

Anatomi alanında kendini geliştirdi ve birçok öğrenciyi eğitti. Oldukça geniş bir ilgi alanına sahipti. Çizimleri ve tasarımları ile sürekli yenilikler ortaya koyuyordu. Milano’dan ayrılışından sonra İtalya’ya gitti ve yaklaşık 16 yıl da burada kaldı. Farklı kişiler için çalıştı ve birçok çalışma yürüttü. Çoğu çalışması farklı nedenler ile yarım kaldı.

Tarih boyunca görülen en iyi eserlerden biri olan Mona Lisa’yı da seyahatleri boyunca yanında taşıdı. 1504 yılında babasının ölüm haberini alması üzerine Floransa’ya geri dönmek zorunda kaldı. Babasından kalan mirası için kardeşleri ile iletişime geçse de hiçbiri olumlu yanıt vermedi. Yine de kendisini çok seven bir amcası vardı. Bir süre sonra öldüğünde tüm mirasını ona bırakacaktı.

1513 ile 16 yılları arasında Roma’da yaşadı. Anatomi ve Fizyoloji alanında çalışmalar yürüttü. Bu çalışmalar da Papa’nın kadavralar üzerinde çalışmasını yasaklaması ile birlikte yarım kaldı. 1516 yılında aldığı davet üzerine Fransa’ya gitti ve burada Fransa baş ressamı olarak faaliyet gösterdi.

Fransa’da kendisi için hazırlanmış bir konakta yaşadı. Fransa kralı ile sık sık görüştü ve faaliyetlerini sürdürdü. O dönemde sağ kolu felç oldu. Bunun üzerine ressamlığı bir kenara bırakarak bilimsel çalışmalara daha çok ağırlık vermeye başladı.

Leonardo Da Vinci’nin Ölümü

Leonardo Da Vinci’nin ölüm tarihi 2 Mayıs 1519 olarak bilinmektedir. 67 yaşında hayatını kaybeden ünlü deha öldüğünde Amboise’de bulunan evindeydi. Vasiyeti üzerine mirasını en yakın arkadaşı ve öğrencisi Melzi’ye bıraktı.

Leonardo Da Vinci’nin cenazesi Saint Florentin Kilisesi’nde bulunmaktadır.

Leonardo Da Vinci Eserleri

Leonardo Da Vinci’nin eserleri itibari ile bilinen en ünlü 10 tablosu bulunmaktadır. Bu tablolardan sadece biri günümüze kadar gelebilmiştir. O ünlü eseri ise Mona Lisa isimli tablosudur. Mona Lisa dışındakilerin günümüze kadar ulaşamadığı bilinmektedir.

Leonardo Da Vinci’nin En Ünlü 10 Tablosu

Leonardo Da Vinci tarafından hazırlanan tabloların her birinin kendi içerisinde birçok sırrı taşıdığı bilinmektedir. Hayatı boyunca mimari, anatomi gibi birçok farklı alanla ilgilenen ünlü ressamın eserlerinde günden güne yeni gizler keşfedilmektedir. Kendisinin bilinen en ünlü 10 tablosu ise aşağıdaki gibidir;

• Vitruvius Adamı,
• Kırmızı Tebeşir Otoportresi,
• La Scapigliata,
• Ginevra Benci’nin Portresi,
• Mona Lisa,
• Son Akşam Yemeği,
• Kakımlı Kadın,
• Kayalıklar Bakiresi,
• Salvator Mundi,
• Meryem ve Oflu Azize Anne ile.

Leonardo Da Vinci’nin İnsan Vücudu Üzerine Çalışmaları

Leonardo Da Vinci’nin insan vücudu üzerine çalışmaları temel olarak heykeltıraş ve resim için önem verdiği figür eskizlerinden ortaya çıkmıştır. İnsanı gerçekçi bir şekilde eserlerinde ortaya koymak üzere uzun süre anatomi ile ilgilenmiştir.

Hayvanları, özellikle inekleri inceleyerek anatomi ile yakından ilgilense de bu çalışmaları da kadavralar üzerinde inceleme yapması yasaklanarak yarım bırakılmıştır. Dolaşım sistemi üzerine hayvan kadavraları üzerinde araştırmalar yaptığı biliniyordu.

Leonardo Da Vinci’nin yaptığı çalışmalar anatomi dalında başlarda figürleri daha gerçekçi çizmek amacıyla gerçekleştirilmiş olsa da sonralarda kendisi de bu alana ilgi duyduğunu fark etmiştir. Hayatı boyunca birçok alana birçok farklı şekilde ilgi duymuş ve kendini geliştirmiş bir deha olarak hayatını kaybetmiştir.